A
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z

Dafne

 Defnegillerden, yaprakları güzel kokulu ve yaz kış yeşil olan bir ağaç, develik

Dağhan

 Eski Türklerde dağ tanrısı. – İsim olarak kullanılmaz.

Dahiye

 Üstün zeka sahibi.

Daime

 Sürekli, devamlı, kalıcı, müdavim.

Dal

 ağacın gövdesinden ayrılan kollardan her biri

Dalan

 İnce, zarif, narin.

Dalay

 Deniz.

DALGA

 Denizde hareketli su kütlesi.

Dalım

 Tutunacak güç, dayanacak yer anlamında. 2. Ağacın dalı.

Dalince

 Dal gibi zarif ve ince.

DALYA

sınır ya da aşama

DAMLA

Yuvarlak biçimde, çok küçük miktarda su seya sıvı

Damlam

 Damla kadar küçük, Güzel, bereketli olan.

Daniş

 1. Bilim, bilgi. 2. Bilhi sahipleri.

Darçin

 Tarçın, güzel kokulu bir baharat.

Darin

 Hüküm sürmek.

Daristan

 Orman.

Daya

 Çocuğa bakan dadı, sütnine, taya.

Dayahatun

 Çocuğa bakan dadı, sütnine, taya.

Daye

 Süt nine, süt anne, dadı. 2. Çocuk yetiştiren.

Dayehatun

 Çok emek vermiş, dadı.

Define

 Toprağa gömülmüş kıymetli ve değerli eşya.

DEFNE

Defnegillerden, yaprakları güzel kokulu, kış yaz yeşil kalan bir ağaç

Değer

 Bedel, uygun, layik.

DEĞER ( U )

Bir şeyin sahip olduğu yüksek vasıf,Kıymet,

Değerli

 Değeri yüksek olan, kıymetli.

Deha

 Üstün akıl.

DEHAN

Ağız

Dehna

 Kumun rengi dolayısıyla Arabistan’da ıssız iller adıyla anılan bir çölün adı.

Dehri

 Dünyanın sonsuzluğuna inanıp öteki dünyayı inkar eden, ruhun da cesetle birlikte öldüğüne inanan. Materyalist. İsim olarak kullanılmaz.

Delal

 Sevgili, değerli.

DELFİN

Yunus balığı

Delistan

 İçinde çok çeşitli çiçek bulunan bahçe.

Dema

 Soluk, nefes.

Demar

 Damar. 2. Hırs. 3. Duygu, sinir. 4. Soy, yaradılış.

DEMET

Çiçek bağlamı, deste

Demgüzar

 Ömür süren, zaman geçiren.

Demhoş

 Nefesi güzel kokan.

DEMİ

tarım tanrıçası, Kadife, şeftali gibi şeylerin üzerinde bulunan ince tüy

DEMRE

Rızası olan, Boyun Eğen

Denef

 Beyaz renkli ipek kumaş.

Deniz

 Derya, büyük tuzlu su birikintisi

DENİZ (U)

Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu, büyük su kütlesi.

Deran

 Çaresiz, biçare.

Derem

 Para, akçe.

DEREN

Derleyen, toplayan

Derim

 Çadır.

DERİN

İçten gelen,

Derin Su

 Yüzeyi tabanından uzak olan. Rengi, kokusu ve tadı olmayan, saydam, sıvı madde

Derince

 Merdiven.

Derman

 Çare, tedavi

Dersu

 Hepsi, kamilen, baştan başa hep.

DERYA

"Deniz, büyük nehir

Deryab

 Akıllı, anlayışlı.

Deryace

 1. Küçük deniz. 2. Göl.

Deryadil

 Gönlü geniş, herşeyi hoş gören.

DERYANUR

Çok güzel,parlak

DESEN

nesneleri belirli çizgilerle gösterme,tasvir etme

DESTAN

Tarih öncesi tanrı, tanrıça, yarı tanrı ve kahramanlarla ilgili olağanüstü olayları konu alan şiir

DESTE

Demet, tutam,

Destecan

 Herkese içtenlikle bağlanan.

DESTEGÜL

Gül demeti

Destegür

 Çok gür.

Destegüz

 Sonbahar hayranı.

Destenaz

 Hayranlık uyandıracak kadar zarif bir nazı olan.

Destenur

 Işık demeti.

Destgir

 Nazik, kibar, yardıma hazır.

Destgür

 Yardım sever, iyiliksever.

Destina

 Kader, yazgı.

Destmal

 MendiL.

Deşeni

 Zulme uğramış, zalimlerin elinde kalmış.

Deva

 İlaç, çare, şifa

Devin

 Hareket; hareket et, hareketli oluş.

DEVİN ( U )

çaba,gayret,hareket

DEVİNSU

Suyun ritmik hareketleri,

Devlet

 Büyüklük, kudret, varlık, orun.

Devran

 Zaman; devir

DEVRİM

herhangi bir olaydaki hızlı ve geniş kapsamlı niteliksel değişme

DEVRİN

Bir kişi veya olayın gündemde olduğu tarih

Dewran

 Devir, çark. 2. Zaman.

DİBA

İpek kumaş

Dibace

 Başlangıç, önsöz. 2. Bir kitabın süslenmiş-olan ilk sayfaları.

DİCLE

Ulu ırmak,Yakındoğu’nun Türkiye’den doğan ve Mezopotamya’dan Basra Körfezine dökülen nehirlerden biri

DİCLEHAN

Büyük ırmak gibi çağlayan, çalışıp çaba gösteren hükümdar.

Diclehatun

 Ulu kadın.

DİDAR

Yüz, çehre

DİDE

Göz, göz bebeği

DİDEM

Gözüm gibi sevmek

Didem/Diğdem

 “Gözüm, gözüm gibi sevdiğim, sevgilim” anlamında kullanılan bir ad.

Didik

 Yaşayış, hayat, varlık, sağlık, geçim. 2. Huzur.

Dikilerek

 oluşturulan ağaçlık, çam ve başka ağaçların gövdeleri

DİLA

İçten,gönülden seven

Dilağsu

 Nehirdeki en güzel su damlası

DİLAN

gönüller, kalplerde olan

DİLARA

Kalbi,gönlü dinlendiren

Dilaram

 Kalbe huzur veren

Dilasa

 Gönlü rahatlandıran, avutan.

Dilasude

 Gönlü rahat, huzurlu.

Dilaşup

 Gönül çalan.

Dilaviz

 Gönlün takıldığı, gönüle takılan.

DİLAY

Gönlü aydınlatan ay

Dilbahar

 Konuşmasının güzelliğiyle insanın gönlünü ferahlatan.

Dilbant

 Gönül çalan.

Dilbaz

 Güzel söz söyleyen, göze hoş görünen. Konuşmasıyla kandıran kişi manasındadır.

Dilbent

 Gönül bağı, gönül bağlayan.

DİLBER

Alımlı güzel kadın

Dilberan

 Dilberler, güzeller

Dilberay

 Ay gibi güzel kadın.

Dilbeste

 Gönül bağlamış, âşık.

Dilbu

 Gönül kokusu.

Dilcan

 İçi dışı bir olan.

Dilce

 Gönlü dilinde olan.

Dilcu

 Gönlü çeken.

Dildade

 Gönül vermiş, âşık. ay gibi parlak, ışıklı olan / ışıl ışıl berrak konuşan.

Dildan

 Sevmek.

DİLDAR

Birinin gönlünü almış, sevgili

Dildaş

 Aynı konulan paylaşanlar.

DİLDE

 herkesin dilinde olan kimse

Dilderen

 Sevgi toplayan, gönül alan, beğenilen.

DİLEDA

Edalı bir şekilde konuşan

Dilefruz

 Yürek yandıran, sevimli.

DİLEGE

Güzel ve düzgün konuşan

DİLEK

Dilenen şey,istek

Dilela

 Gözü gönlü bir olan

DİLEM

Gönül ilacı

DİLEMMA

İkilem

DİLER

dilekte,ricada bulunan

Dilfer

 Diliyle herkesin gönlünü ferahlatan

DİLFERAH

gönlü ferah, sevinçli.

Dilfeza

 Gönlü genişleten, gönlü artıran.

Dilfigar

 Gönlü yaralı olan, âşık.

Dilfiruz

 Gönle ferahlık veren, sevindiren.

Dilfüruz

 Gönüle ferahlık veren, sevindiren.

Dilge

 Güzel konuşan kişi.

Dilgüdaz

 Gönle eziyet veren.

Dilgüzar

 Herkesin derdine derman bulan.

DİLHAN

İçten konuşan kimse

Dilhayat

 Gönül canlılığı.

Dilhıraş

 Yürek parçalayıcı.

Dilhun

 İçi kan ağlayan.

Dilhuş

 Gönlü hoş, yüreği rahat.

Diligüzar

 Durmaksızın becerikliliğini öven.

Dilinaz

 Konuşmaya nazlanan.

Dilinigar

 Resmeden.

Dilinisa

 Çok konuşan kadınlar.

Dilinur

 Konuşmasıyla, gönüllere ferahlık veren.

Dilisu

 Temiz konuşan.

Dilişan

 Hatipliğiyle şan şöhret sahibi olmuş.

Dilişen

 Şen şakrak konuşmalar yapan.

Dilkeste

 Gönül çekici.

Dilküşa

 İç açıcı, gönül açıcı, yüreği ferahlandıran.

Dilmaç

 Çeviri yapan kimse

Dilman

 Dil bilen, güzel söz söyleyen. bk. Dilmen.

Dilman/ Dilmen

 Dil bilen, güzel söz söyleyen.

Dilmen

Dil bilen, güzel söz söyleyen.

Dilnigir

 Gönülde resim edilen sevgili.

Dilnişin

 Gönülde yer tutan, hoş, güzel.

Dilnur

 Gönlü nurlu

Dilnüvaz

 Gönül okşayıcı

Dilp

 Neşeli, mutlu, memnun.

Dilrah

 Gönül yolu.

Dilriş

 Gönlü yaralı.

DİLRUBA

Gönül alan,asırlık makam

Dilruba/Dilrüba

 Gönül kapan, gönül alan

Dilrüba

 Gönlü şen, dertsiz

Dilsafa

 Gönlü şen, rahat, dertsiz.

Dilsaz

 Gönül yapan, tatlı davranan.

Dilser

 Hatiplik yeteneğini sergileyen.

DİLSEREN

Hatiplik yeteneğini gösteren

Dilsever

 Konuşmayı seven.

Dilsitan

 Gönül alan güzel.

Dilsoy

 Hatiplik yeteneği gelişmiş bir soydan gelen.

Dilsu

 Gönlü su gibi berrak olan.

Dilsuz

 Gönül yakan, yürek yakan.

Dilşad

 1. İçi rahat. 2. Kalbinde neşe, sevinç olan.

DİLŞAH

Gönül şahı,

Dilşan

 Hatiplik yeteneğiyle şan şöhret sahibi olmuş.

Dilşat

 Gönlü hoş, sevinçli

Dilşen

 Gönlü şen, sevinçli.

Dilşikar

 Gönül avlayan.

Dilşikeste

 Gönlü kırık.

Dilşükufe

 Gönül çiçeği.

Dilten

 Vücut diliyle konuşan.

Dilyar

 Konuşkan sevgili.

Dimağ

 Akıl, beyin.

Dinçay

 Ayın en parlak, en net görülebilen hali. 2. Aydınlık ilerici kişi.

Dinçel

 Güçlü el.

DİNİZ

Sakin olan

Dirahşan

 Parlak, parıldayan.

Dirayet

 Zekâ, bilgi, kavrayış

Diren

 Harmanda sapları yaymaya yarayan uzun çatallı ağaçtan yapılmış araç

Dirik

 Diri, canlı. 2. Acar.

Diril

 dirilmekten buyruk; el dokuması bez

Dirim

 Yaşam, hayat 2. Yaşama gücü.

Dirisu

 Temiz faydalı, doru su gibi olan.

Dirok

 Tarih, hikaye, öykü.

Dirsehan

 Dede Korkut hikayelerinde, çocuğu olmadığı için hor görülen sonra da Boğaç Han adında yiğit bir oğula sahip olan kahramanın adı.

Dirsekan

 Dede Korkut hikayelerinde, çocuğu olmadığı için hor görülen sonra da Boğaç Han adında yiğit bir oğula sahip olan kahramanın adı.

Diyar

 Ülke, dünya.

Diyari

 Armağan, hediye.

Doğa

 Tabiat, yaradılış ve yapı özelliklerinin tümü

DOĞA (U )

Tabiat, deniz, dağ, ova, orman vb.nin oluşturduğu fiziksel dünya

Doğanbike

 Doğan, dünyaya gelen kız.

DOĞANGÜN

Doğmakta olan gün

Doğannur

 Nur gibi parlak olarak doğan.

DOĞAY

Ayın doğması

DOĞU

Güneş’in doğduğu yön

DOLUNAY

Tam yuvarlak halde görünen ay,

Domurcuk

 Tomurcuk.

DORA

Doruk, en yüksek yer

Doyum

 Ganimet almış.

Döndü

 l. Henüz evlenmemiş kız. 2. Gittiği yerden geri gelen.

Döne

 “Bundan sonraki çocuklar erkek olsun” anlamında kullanılan bir ad.

Dönem

 Belirli bir tarihsel niteliği olan zaman birimi.

Dönüş

 Dönme işi, dönme.

Ducihan

 İki cihan, dünya ve ahiret

DUDU

"Başa bağlanan yemeni,abla,hanım

Dudubikem

 “Evlenmemiş ablam, kardeşim” anlamında kullanılan bir ad.

Duducan

 Hanımefendiliğinde samimi olan.

Dudugül

 Güzelliği ve saygınlığı taşıyabilen.

Duduhan

 Abla, kardeş.

Duha

 Kuşluk vakti. Kuran’ı Kerim’ de 93. Surenin ismidir aynı zamanda.

Duhan

 Kur`an-ı Kerim`de bir sure adıdır ve manası dumandır.

Duhter

 Kız.

Durali

 Kız çocuğu olmayan ailelerin en son doğan erkek çocuklarına verdikleri isim.

Duranay

 Ayın en uzun süre gökyüzünde kaldığı zaman.

Durcan

 “Yaşa, uzun ömürlü ol” anlamında kullanılan bir ad.

Durdu

 (bkz. Dursaliha).

Durean

 Ömrün uzun olsun, canlı kal.

Durkadın

 “Artık çocuğun olmasın” anlamında kullanılan bir ad.

Durkız

 “Artık çocuğun olmasın” anlamında kullanılan bir ad.

Dursaliha

 Erkek çocuğu olmayan ailelerin en son doğan kız çocuklarına verdikleri ad.

Dursune

 Son olması istenen kız çocuklarına verilen adlardandır.

DURU

Saf, berrak

DURUGÜL

Gül gibi olan

Durugün

 Berrak gün.

Durugür

 Sağı solu belli olmayan.

Durugüz

 Sessiz geçen sonbahar.

Duruhan

 Özü temiz yiğit.

Durukadın

 Özü temiz kadın.

DURUNAZ

Naz yapmak istemeyen

Durunur

 Sakinliğiyle gönüllere ışık saçan.

Durusel

 Temiz akan su, akarsu.

Durusev

 Sessiz, temiz ve sevilen kadın.

Duruseven

 Kendisi gibi olanı seven.

Durusoy

 Temiz olarak tanınmış kimse.

Durusu

 Arı, temiz, berrak sular gibi olan.

Duruşan

 Şöhretine rağmen sessiz, sakin bir hayat süren.

Durutan

 Tan vaktinin sessizliğini yaşayan.

Duruten

 Çok temiz, pürüzsüz bir cilde sahip olan.

Duruyar

 Sessiz, sakin sevgili.

Duşize

 El değmemiş kız.

Duyal

 Hassas, hisli, çabuk duygulanan.

DUYGU

His, hissedilen şey

Duygucan

 Yüreği çok duygulu olan.

Duygucuk

 Sevimli, kendi halinde olan, sevecen ..

Duygudaş

 Duyguları başkasıyla aynı olan,

Duygugül

 Duygulu ve gül gibi güzel.

Duygugün

 Doğduğunda duygulu anlar yaşatan ve de gül gibi bir güzelliğe sahip olan.

Duygugür

 Duygularını coşkuyla ifade eden.

Duygugüz

 Duygularında sonbahar hüznünü yaşayan.

Duygun

 Duygulu, hassas

Duygunaz

 Duygularını ifade etmekte nazlanan.

DUYGUNİSA

Duygulu, hassas kadın

Duygunur

 Duygularıyla herkesi aydınlatan.

Duygusal

 çevresine duygu saçan. 2. Çok duygusal.

Duygusan

 Duygusallığıyla tanınan.

Duygusay

 Herkese karşı saygılı olan.

Duygusel

 Coşkun duygulara sahip olan.

Duyguser

 Duygularını rahatlıkla herkese ifade edebilen.

Duygusev

 Duygulu olanı sev.

Duyguseven

 Kendi gibi duygulu olanı seven.

Duygusoy

 Çok duygulu bir soydan gelen.

Duygusu

 Temiz duygulara sahip olan.

Duygusun

 Duygularını yansıtan.

Duyguşan

 Duygularının saflığıyla tanınan.

Duyguşen

 Şen şakrak hisleri olan.

Duygutan

 Tan vakti gibi hüzünlü duygulara sahip olan.

Duyguyar

 Duygulu sevgili.

Duysal

 Duymakla, hissetmekle ilgili olandır

Duysun

 İşitilsin, bilinsin, şöhretli olsun.

Duyu

 Hissetme, algılama

Duyuş

 İşitme, hissetme, bilinme.

Düden

 1. Yer altında akan suların kireçli tabakaları eriterek meydana getirdikleri tabii kuyu. 2. Bataklık, girdap.

Dülfin

 Arap astronomları tarafından Delphinus yıldız kümesine verilen isim.

Düman

 Sis.

DÜNYA

Üzerinde yaşadığımız toprak ve denizler, yeryüzü

DÜRDANE

İnci tanesi

Dürefşan

 İnci gibi sözleri olan.

Düri

 Düriye

Düriye

 İnci gibi ışıldayan, parlak.

Düriyye

 1. İnci gibi parlayan, parlak. 2. Parıltılı yıldız.

Dürnev

 İnci. 2. İnci tanesi.

Dürnur

 İnci ışığı.

Dürre

 İnce tanesi.

Dürriye

 İnci gibi parlayan

Dürrüşehvar

 Padişahlara yaraşır değerde inci.

Dürveş

 İnci gibi.

DÜŞ

Hayal, rüya, güzel rüya

DÜŞSEL

Düş,hayal gibi olan

DÜŞÜM

Hayal edilen,düşlenen anlamında

Düşünsel

 Düşünce ile ilgili

Düzey

 Seviye karşılığı olarak uydurulmuş olmayan.

Düzgün

 1. Girintisi, çıkıntısı, pürüzü olmayan. 2. Düzeltilmiş, tesviye edilmiş. 3. İyi düzen verilmiş. 4. İntizamlı, nizamlı. 5. Yolunda, rayında. 6. Kadınların yüzlerine sürdükleri beyaz veya kırmızı boya.