Defnegillerden, yaprakları güzel kokulu ve yaz kış yeşil olan bir ağaç, develik
Eski Türklerde dağ tanrısı. – İsim olarak kullanılmaz.
Üstün zeka sahibi.
Sürekli, devamlı, kalıcı, müdavim.
ağacın gövdesinden ayrılan kollardan her biri
İnce, zarif, narin.
Deniz.
Denizde hareketli su kütlesi.
Tutunacak güç, dayanacak yer anlamında. 2. Ağacın dalı.
Dal gibi zarif ve ince.
sınır ya da aşama
Yuvarlak biçimde, çok küçük miktarda su seya sıvı
Damla kadar küçük, Güzel, bereketli olan.
1. Bilim, bilgi. 2. Bilhi sahipleri.
Tarçın, güzel kokulu bir baharat.
Hüküm sürmek.
Orman.
Çocuğa bakan dadı, sütnine, taya.
Çocuğa bakan dadı, sütnine, taya.
Süt nine, süt anne, dadı. 2. Çocuk yetiştiren.
Çok emek vermiş, dadı.
Toprağa gömülmüş kıymetli ve değerli eşya.
Defnegillerden, yaprakları güzel kokulu, kış yaz yeşil kalan bir ağaç
Bedel, uygun, layik.
Bir şeyin sahip olduğu yüksek vasıf,Kıymet,
Değeri yüksek olan, kıymetli.
Üstün akıl.
Ağız
Kumun rengi dolayısıyla Arabistan’da ıssız iller adıyla anılan bir çölün adı.
Dünyanın sonsuzluğuna inanıp öteki dünyayı inkar eden, ruhun da cesetle birlikte öldüğüne inanan. Materyalist. İsim olarak kullanılmaz.
Sevgili, değerli.
Yunus balığı
İçinde çok çeşitli çiçek bulunan bahçe.
Soluk, nefes.
Damar. 2. Hırs. 3. Duygu, sinir. 4. Soy, yaradılış.
Çiçek bağlamı, deste
Ömür süren, zaman geçiren.
Nefesi güzel kokan.
tarım tanrıçası, Kadife, şeftali gibi şeylerin üzerinde bulunan ince tüy
Rızası olan, Boyun Eğen
Beyaz renkli ipek kumaş.
Derya, büyük tuzlu su birikintisi
Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu, büyük su kütlesi.
Çaresiz, biçare.
Para, akçe.
Derleyen, toplayan
Çadır.
İçten gelen,
Yüzeyi tabanından uzak olan. Rengi, kokusu ve tadı olmayan, saydam, sıvı madde
Merdiven.
Çare, tedavi
Hepsi, kamilen, baştan başa hep.
"Deniz, büyük nehir
Akıllı, anlayışlı.
1. Küçük deniz. 2. Göl.
Gönlü geniş, herşeyi hoş gören.
Çok güzel,parlak
nesneleri belirli çizgilerle gösterme,tasvir etme
Tarih öncesi tanrı, tanrıça, yarı tanrı ve kahramanlarla ilgili olağanüstü olayları konu alan şiir
Demet, tutam,
Herkese içtenlikle bağlanan.
Gül demeti
Çok gür.
Sonbahar hayranı.
Hayranlık uyandıracak kadar zarif bir nazı olan.
Işık demeti.
Nazik, kibar, yardıma hazır.
Yardım sever, iyiliksever.
Kader, yazgı.
MendiL.
Zulme uğramış, zalimlerin elinde kalmış.
İlaç, çare, şifa
Hareket; hareket et, hareketli oluş.
çaba,gayret,hareket
Suyun ritmik hareketleri,
Büyüklük, kudret, varlık, orun.
Zaman; devir
herhangi bir olaydaki hızlı ve geniş kapsamlı niteliksel değişme
Bir kişi veya olayın gündemde olduğu tarih
Devir, çark. 2. Zaman.
İpek kumaş
Başlangıç, önsöz. 2. Bir kitabın süslenmiş-olan ilk sayfaları.
Ulu ırmak,Yakındoğu’nun Türkiye’den doğan ve Mezopotamya’dan Basra Körfezine dökülen nehirlerden biri
Büyük ırmak gibi çağlayan, çalışıp çaba gösteren hükümdar.
Ulu kadın.
Yüz, çehre
Göz, göz bebeği
Gözüm gibi sevmek
“Gözüm, gözüm gibi sevdiğim, sevgilim” anlamında kullanılan bir ad.
Yaşayış, hayat, varlık, sağlık, geçim. 2. Huzur.
oluşturulan ağaçlık, çam ve başka ağaçların gövdeleri
İçten,gönülden seven
Nehirdeki en güzel su damlası
gönüller, kalplerde olan
Kalbi,gönlü dinlendiren
Kalbe huzur veren
Gönlü rahatlandıran, avutan.
Gönlü rahat, huzurlu.
Gönül çalan.
Gönlün takıldığı, gönüle takılan.
Gönlü aydınlatan ay
Konuşmasının güzelliğiyle insanın gönlünü ferahlatan.
Gönül çalan.
Güzel söz söyleyen, göze hoş görünen. Konuşmasıyla kandıran kişi manasındadır.
Gönül bağı, gönül bağlayan.
Alımlı güzel kadın
Dilberler, güzeller
Ay gibi güzel kadın.
Gönül bağlamış, âşık.
Gönül kokusu.
İçi dışı bir olan.
Gönlü dilinde olan.
Gönlü çeken.
Gönül vermiş, âşık. ay gibi parlak, ışıklı olan / ışıl ışıl berrak konuşan.
Sevmek.
Birinin gönlünü almış, sevgili
Aynı konulan paylaşanlar.
herkesin dilinde olan kimse
Sevgi toplayan, gönül alan, beğenilen.
Edalı bir şekilde konuşan
Yürek yandıran, sevimli.
Güzel ve düzgün konuşan
Dilenen şey,istek
Gözü gönlü bir olan
Gönül ilacı
İkilem
dilekte,ricada bulunan
Diliyle herkesin gönlünü ferahlatan
gönlü ferah, sevinçli.
Gönlü genişleten, gönlü artıran.
Gönlü yaralı olan, âşık.
Gönle ferahlık veren, sevindiren.
Gönüle ferahlık veren, sevindiren.
Güzel konuşan kişi.
Gönle eziyet veren.
Herkesin derdine derman bulan.
İçten konuşan kimse
Gönül canlılığı.
Yürek parçalayıcı.
İçi kan ağlayan.
Gönlü hoş, yüreği rahat.
Durmaksızın becerikliliğini öven.
Konuşmaya nazlanan.
Resmeden.
Çok konuşan kadınlar.
Konuşmasıyla, gönüllere ferahlık veren.
Temiz konuşan.
Hatipliğiyle şan şöhret sahibi olmuş.
Şen şakrak konuşmalar yapan.
Gönül çekici.
İç açıcı, gönül açıcı, yüreği ferahlandıran.
Çeviri yapan kimse
Dil bilen, güzel söz söyleyen. bk. Dilmen.
Dil bilen, güzel söz söyleyen.
Dil bilen, güzel söz söyleyen.
Gönülde resim edilen sevgili.
Gönülde yer tutan, hoş, güzel.
Gönlü nurlu
Gönül okşayıcı
Neşeli, mutlu, memnun.
Gönül yolu.
Gönlü yaralı.
Gönül alan,asırlık makam
Gönül kapan, gönül alan
Gönlü şen, dertsiz
Gönlü şen, rahat, dertsiz.
Gönül yapan, tatlı davranan.
Hatiplik yeteneğini sergileyen.
Hatiplik yeteneğini gösteren
Konuşmayı seven.
Gönül alan güzel.
Hatiplik yeteneği gelişmiş bir soydan gelen.
Gönlü su gibi berrak olan.
Gönül yakan, yürek yakan.
1. İçi rahat. 2. Kalbinde neşe, sevinç olan.
Gönül şahı,
Hatiplik yeteneğiyle şan şöhret sahibi olmuş.
Gönlü hoş, sevinçli
Gönlü şen, sevinçli.
Gönül avlayan.
Gönlü kırık.
Gönül çiçeği.
Vücut diliyle konuşan.
Konuşkan sevgili.
Akıl, beyin.
Ayın en parlak, en net görülebilen hali. 2. Aydınlık ilerici kişi.
Güçlü el.
Sakin olan
Parlak, parıldayan.
Zekâ, bilgi, kavrayış
Harmanda sapları yaymaya yarayan uzun çatallı ağaçtan yapılmış araç
Diri, canlı. 2. Acar.
dirilmekten buyruk; el dokuması bez
Yaşam, hayat 2. Yaşama gücü.
Temiz faydalı, doru su gibi olan.
Tarih, hikaye, öykü.
Dede Korkut hikayelerinde, çocuğu olmadığı için hor görülen sonra da Boğaç Han adında yiğit bir oğula sahip olan kahramanın adı.
Dede Korkut hikayelerinde, çocuğu olmadığı için hor görülen sonra da Boğaç Han adında yiğit bir oğula sahip olan kahramanın adı.
Ülke, dünya.
Armağan, hediye.
Tabiat, yaradılış ve yapı özelliklerinin tümü
Tabiat, deniz, dağ, ova, orman vb.nin oluşturduğu fiziksel dünya
Doğan, dünyaya gelen kız.
Doğmakta olan gün
Nur gibi parlak olarak doğan.
Ayın doğması
Güneş’in doğduğu yön
Tam yuvarlak halde görünen ay,
Tomurcuk.
Doruk, en yüksek yer
Ganimet almış.
l. Henüz evlenmemiş kız. 2. Gittiği yerden geri gelen.
“Bundan sonraki çocuklar erkek olsun” anlamında kullanılan bir ad.
Belirli bir tarihsel niteliği olan zaman birimi.
Dönme işi, dönme.
İki cihan, dünya ve ahiret
"Başa bağlanan yemeni,abla,hanım
“Evlenmemiş ablam, kardeşim” anlamında kullanılan bir ad.
Hanımefendiliğinde samimi olan.
Güzelliği ve saygınlığı taşıyabilen.
Abla, kardeş.
Kuşluk vakti. Kuran’ı Kerim’ de 93. Surenin ismidir aynı zamanda.
Kur`an-ı Kerim`de bir sure adıdır ve manası dumandır.
Kız.
Kız çocuğu olmayan ailelerin en son doğan erkek çocuklarına verdikleri isim.
Ayın en uzun süre gökyüzünde kaldığı zaman.
“Yaşa, uzun ömürlü ol” anlamında kullanılan bir ad.
(bkz. Dursaliha).
Ömrün uzun olsun, canlı kal.
“Artık çocuğun olmasın” anlamında kullanılan bir ad.
“Artık çocuğun olmasın” anlamında kullanılan bir ad.
Erkek çocuğu olmayan ailelerin en son doğan kız çocuklarına verdikleri ad.
Son olması istenen kız çocuklarına verilen adlardandır.
Saf, berrak
Gül gibi olan
Berrak gün.
Sağı solu belli olmayan.
Sessiz geçen sonbahar.
Özü temiz yiğit.
Özü temiz kadın.
Naz yapmak istemeyen
Sakinliğiyle gönüllere ışık saçan.
Temiz akan su, akarsu.
Sessiz, temiz ve sevilen kadın.
Kendisi gibi olanı seven.
Temiz olarak tanınmış kimse.
Arı, temiz, berrak sular gibi olan.
Şöhretine rağmen sessiz, sakin bir hayat süren.
Tan vaktinin sessizliğini yaşayan.
Çok temiz, pürüzsüz bir cilde sahip olan.
Sessiz, sakin sevgili.
El değmemiş kız.
Hassas, hisli, çabuk duygulanan.
His, hissedilen şey
Yüreği çok duygulu olan.
Sevimli, kendi halinde olan, sevecen ..
Duyguları başkasıyla aynı olan,
Duygulu ve gül gibi güzel.
Doğduğunda duygulu anlar yaşatan ve de gül gibi bir güzelliğe sahip olan.
Duygularını coşkuyla ifade eden.
Duygularında sonbahar hüznünü yaşayan.
Duygulu, hassas
Duygularını ifade etmekte nazlanan.
Duygulu, hassas kadın
Duygularıyla herkesi aydınlatan.
çevresine duygu saçan. 2. Çok duygusal.
Duygusallığıyla tanınan.
Herkese karşı saygılı olan.
Coşkun duygulara sahip olan.
Duygularını rahatlıkla herkese ifade edebilen.
Duygulu olanı sev.
Kendi gibi duygulu olanı seven.
Çok duygulu bir soydan gelen.
Temiz duygulara sahip olan.
Duygularını yansıtan.
Duygularının saflığıyla tanınan.
Şen şakrak hisleri olan.
Tan vakti gibi hüzünlü duygulara sahip olan.
Duygulu sevgili.
Duymakla, hissetmekle ilgili olandır
İşitilsin, bilinsin, şöhretli olsun.
Hissetme, algılama
İşitme, hissetme, bilinme.
1. Yer altında akan suların kireçli tabakaları eriterek meydana getirdikleri tabii kuyu. 2. Bataklık, girdap.
Arap astronomları tarafından Delphinus yıldız kümesine verilen isim.
Sis.
Üzerinde yaşadığımız toprak ve denizler, yeryüzü
İnci tanesi
İnci gibi sözleri olan.
Düriye
İnci gibi ışıldayan, parlak.
1. İnci gibi parlayan, parlak. 2. Parıltılı yıldız.
İnci. 2. İnci tanesi.
İnci ışığı.
İnce tanesi.
İnci gibi parlayan
Padişahlara yaraşır değerde inci.
İnci gibi.
Hayal, rüya, güzel rüya
Düş,hayal gibi olan
Hayal edilen,düşlenen anlamında
Düşünce ile ilgili
Seviye karşılığı olarak uydurulmuş olmayan.
1. Girintisi, çıkıntısı, pürüzü olmayan. 2. Düzeltilmiş, tesviye edilmiş. 3. İyi düzen verilmiş. 4. İntizamlı, nizamlı. 5. Yolunda, rayında. 6. Kadınların yüzlerine sürdükleri beyaz veya kırmızı boya.