Sezaryen doğum neden oluyor? Anneler korktukları için mi? Anneler tahmin yerine, normal doğum süreci yaşayamayan hamile kadınların nedenini bilelim. Bunların hepsi tıbbi durumlarla ilgilidir ve bebeğin ve annesinin güvenliğini amaçlar. Genel olarak, hamile kadınların sezaryen ile doğum yapmaları şu durumlarda tavsiye edilir: Plasenta pozisyonu ve doğum kanalı, rahimde artan amniyotik sıvı, bebeğin ağırlığı annenin vücuduna göre çok büyük, bebeğin pozisyonu enine veya pelvik olması.
Aşağıdaki koşullar da hamilelik yaşayan kadınların normal doğum sürecinden geçmeleri önerilmemektedir:
Doğum sırasında uterin rüptürü veya yırtık bir uterus annede kanamaya neden olabilir ve bebeğin oksijen kaynağını bozabilir. Bu durum gerçekten de nadir görülür. Yaklaşık 1500 doğum işleminin yalnızca 1'idir.
Plasental abruption veya plasental abruption, plasentada erken ayrılmadır. Bu nadir görülür, ancak hamilelikte ciddi bir komplikasyondur. Plasenta, hamilelik sırasında bebeğe beslenme sağlamaktan sorumlu olan vücudun bir parçasıdır.
Ani plasenta doğumdan önce ortaya çıkar. Böylece, plasenta doğum gerçekleşmeden önce serbest bırakılır. Abruptyo plasentası hafif ila şiddetli olmak üzere 3 aşamaya ayrılabilir.
Uterus duvarından ayrılan plasenta tekrar bağlanamaz. Bu, bebekte oksijen ve besin miktarında azalma ile sonuçlanır ve annede ciddi kanamaya neden olur.
Bu ciddi komplikasyon, tıbbi personelin hemen sezaryen işlemini başlatmasına neden olur. Ani plasenta aniden ortaya çıkan ve acil tıbbi tedavi gerektiren bir durumdur.
Her ne kadar normal doğum süreci belli koşullar altında yapılabilse de, göbek kordonu prolapsusu olan makat bebekleri sezaryen gerektirir. Göbek kordonunun prolapsusu, bebeğin göbek kordonunun, bebek çıkmadan önce çıkması durumudur.
Genellikle, göbek kordonu rahim ağzından sızar ve vajinadan uzanır. Rahim kasıldığında, göbek kordonu üzerine baskı yapılarak bebeğe kan akışını azaltabilir.
Tavsiye Makale: Normal Doğum Sırasında Acınızı Hafifletecek Tavsiyeler
Kritik bir fetüsün en yaygın nedeni, bunun için yeterli oksijen eksikliğidir. Fetal izleme bebeğin aldığı oksijen miktarıyla ilgili bir sorun tespit ederse acil sezaryen yapılabilir.
Bu, serviks tam olarak genişlemediğinde, doğum yavaşladığında veya durduğunda olur. Ayrıca bebeğin optimal çıkış konumunda olmaması da olabilir.
Yukarıdaki koşullara ek olarak, kronik hastalıklar yaşayan annelere de sezaryen doğum yaptırmaları önerilir. Söz konusu hastalıklar şunları içerir:
Hamilelik sırasında hipertansiyon veya yüksek tansiyon, kronik hipertansiyon, preeklampsili kronik hipertansiyon, gebelik hipertansiyonu, preeklampsi ve eklampsi gibi çeşitli tiplere ayrılır. Gebe kadınlar, tansiyonları 140/90 mmHg veya daha üstüne ulaştığında hipertansiyona sahip olarak sınıflandırılır.
Normal doğum hipertansiyonu olan kişilerde görülebilir, ancak doktor tarafından ayrıntılı bir inceleme yapılması gerekir. Ancak hipertansiyonlu gebe kadınlarda, yani erken doğum gibi bazı riskler vardır.
Bu, fetüsün yaşı yeterince doğmadığında olur, ancak annenin kan basıncı yükselmeye devam eder. İşaretlenmezse, bu durum fetüs ve anne için tehlikelidir, bu yüzden yakında doğması gerekir. Erken doğumlar genellikle forceo veya sezaryen yardımı ile indüksiyon yapılır. Normal doğum sırasında zorlanma, kan basıncını da arttırabilir, böylece komplikasyon potansiyeli artar.
Bebeğin kilosu 4.000 gramdan azsa ve kan şekeri 79 mg / dl (açlık kan şekeri seviyesi), 122 mg / dl (yemekten 1 saat sonra kan şekeri seviyesi) ve 110 mg / d'de tutuluyorsa diyabet hastası normal doğum yapabilir. (dl: yemeklerden 2 saat sonra şeker içeriği).
Bu sayıyı aşarsa, doktor endüksiyon veya sezaryen ile doğum yapmayı önerecektir. Çünkü gebe kadınlarda yüksek şeker seviyeleri fetüste sıklıkla fetüsün erken doğmasına neden olan sağlık sorunlarına neden olma potansiyeline sahiptir.
Bozuk (eksi) gözü olan hamile kadınlar, dereceleri 6'dan fazla diyoptri olmadan normal şekilde doğum yapabilir. Ancak annelerin de bilmeleri gerekir, düşük eksi rağmen yine de retina koşullarının zayıf olduğu annelerin sezaryen ile doğum yapmaları tavsiye edilir. Çünkü normal doğum sırasında, kuvvetli basınç retinaya zayıf koşullarda zarar verme riski yüksektir.
Tavsiye Makale: Epidural Normal Doğum Nedir ve Faydaları Nelerdir?
Hamilelik sırasında hemoroid genellikle normal doğum süreci için endişeyi artırır. Tıbben hamile kadınlar normal doğum ile doğum yapabilir çünkü cenin ve anne sağlığını olumsuz yönde etkilemez. Ancak, hamilelik sırasında hemoroidin, anneye doğum sebebiyle baskı yapması ve rahatsızlığa neden olması nedeniyle şiddetli olmasından korkulur.
Gebelikte astım olması, normal doğumlarda zorlanma potansiyeline sahiptir. Çünkü normal doğum, itme sürecinde çok fazla enerji gerektirir ve düzgün nefese ihtiyaç duyar.
Bu arada astım, herhangi bir zamanda ortaya çıkabilecek tekrarlayan bir hastalıktır. Astım normal doğum gerçekleştiğinde ortaya çıkabilir. Ancak hafif astım hastasıysanız, doktor muayenesinden geçtikten sonra normal olarak doğum yapabilirsiniz.
Yorum yazabilmek için üye girişi yapınız...
E-BÜLTEN - KİŞİSEL VERİLERİN İŞLENMESİNE İLİŞKİN AYDINLATMA METNİ
Kişisel verilerinizin işlenmesine ilişkin olarak, kendisine ait ControlZ Digital şirketini kapsamak üzere Veri Sorumlusu sıfatına sahip olup; kişisel verileriniz Anne ve Adayı tarafından aşağıda açıklanan çerçevede ve her zaman 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“6698 sayılı Kanun”) ile uyumlu olarak işlenir. Kişisel verilerinizin tarafımızca işlenme amaçları konusunda detaylı bilgilere; burada kamuoyu ile paylaşılmış olan Anne ve Adayı Kişisel Verilerin Korunması Politikası’ndan ulaşabilirsiniz.
1. Kişisel Verilerinizin İşlenme Amaçları:
Anne ve Adayı olarak, tarafınıza ait ad, soyad, iletişim bilgileri, sosyal medya hesapları üzerinden elde edilen bilgiler, katıldığınız etkinlikler, ilgi alanlarınız, e-bülten okuma alışkanlıklarınız, eğilimleriniz vb.nden oluşan kişisel verileriniz, analiz edilerek; etkinlik, faaliyet ve hizmetlerimizin geliştirilmesi, sizlerle paylaşılması, kurum/alan/saha araştırmalarının, analiz, raporlama faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi; sözleşme ilişkisi içerisine girmeye ve/veya reklam, satış ve pazarlamaya yönelik operasyonların planlanması ve yürütülmesi; organizasyon, toplantı, davet ve etkinliklerin gerçekleştirilmesi; sizlere özel kampanyalar, duyurular gönderilmesi, destekçi/sponsor bilgi ve görünürlükleri içerebilen şekilde, sosyal medyayı da kapsamak üzere reklam, tanıtım ve promosyon yapılması; ticari elektronik ileti gönderilmesi ve sosyal medya üzerinden size yönelik tanıtım ve duyuru çalışmaları yapılması, beğendiğiniz, tekrar erişmek isteyebileceğiniz, hatırlatılmasından memnuniyet duyacağınız içeriklerin ve olanakların tercihinize bağlı olarak hatırlatılabilmesi; kurum, kurum faaliyetleri ve marka hakkındaki algı düzeyini artırmaya yönelik aksiyonların planlanması ve yürütülmesi gibi amaçlarla, ayrıca, kurumsal yönetim ve iletişim faaliyetlerin kurgulanması, geliştirilmesi ve yürütülmesi; vakfa özgü işlerin, çalışmaların, operasyonların geliştirilmesi, takibi, kontrolüne yönelik faaliyetlerin planlanması ve yürütülmesi; gelen şikayet ve başvuruların değerlendirilebilmesi, verilerin doğru ve güncel olarak tutulmasının sağlanmasına yönelik faaliyetlerin yerine getirilmesi gibi amaçlarla (“Amaçlar”) işleyebilmekteyiz.
2. Kişisel Verilerinizin Toplanma Yöntemi ve Hukuki Sebebi
Kişisel verileriniz, md.5/1 uyarınca açık rızanız alınarak işlenmektedir. Ek olarak şartların oluşması halinde md.5/2/c uyarınca varsa tarafınızla akdedilecek satış, destek sözleşmenin kurulması, ifası ve sona erdirilmesi için, md.5/2/ç uyarınca ticari elektronik iletilere ilişkin saklama yükümlülüğü vb. Anne ve Adayı'nın hukuki yükümlülüklerini yerine getirmesi için ve md.5/2/e uyarınca bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için ve md.5/2/f uyarınca ilgili kişilerin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, kurumun tanıtımı gibi veri sorumlusunun meşru menfaatleri için zorunlu olması halinde işlenebilecektir.
3. Kişisel Verilerinizin Aktarılabileceği Taraflar ve Aktarım Amaçları
Kişisel verileriniz; yukarıda belirtilen Amaçlar doğrultusunda ve 6698 sayılı Kanun’un 8. ve 9. maddelerine uygun olarak; yukarıda açıklanan işleme Amaçlarının yerine getirilebilmesini sağlamak, ticari elektronik ileti iletebilmek, verileri işlemek, saklamak, korumak gibi amaçlarla çalışılan iş ortakları, aracı hizmet sağlayıcılar, hizmet alınan gerçek veya tüzel kişiler, tedarikçiler ve danışmanlar ile gizlilik sözleşmeleri ile güvenliği sağlanmak kaydı ile yasal sınırlara uygun olarak ve ilgili işlemin gereği ve amacı ölçüsünde paylaşabilmekte, aktarabilmektedir.
Kişisel veriler, Türkiye’de yerleşik gerçek veya tüzel kişilere aktarılabileceği gibi, Türkiye’de işlenerek veya Türkiye dışında işlenip muhafaza edilmek üzere (kişisel verilerin korunması hususunda yeterli koruma bulunan ülkelere ve/veya yeterli koruma bulunmayan ülkeler için KVKK’da belirtilen şartlara uyulmak sureti ile) yurt dışına da aktarabilecektir.
Ayrıca kişisel veriler, yasal bir gereklilik gereği bu verileri talep etmeye ve almaya yetkili olan kamu kurum veya kuruluşları ile de paylaşılabilecektir.
4. Kişisel Veri Sahibinin 6698 sayılı Kanun’un 11. maddesinde Sayılan Hakları
Kişisel veri sahipleri olarak;
haklarınız bulunmaktadır. Kişisel veri sahipleri olarak, haklarınıza ilişkin taleplerinizi ıslak imzalı başvuru formunu doldurarak Anne ve Adayı'na daha önce bildirilen ve sistemde kayıtlı bulunan elektronik posta adresinizi kullanmak suretiyle [email protected] adresine iletmeniz durumunda, talebin niteliğine göre talebiniz en kısa sürede ve en geç 30 (otuz) gün içinde sonuçlandıracaktır.
İşlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi halinde Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından belirlenecek tarifeye göre tarafınızdan ücret talep edilebilecektir.